Yarışlara katılmak istiyorsanız bir yıl için ayda 800 TL’yi gözden çıkarmanız gerekiyor... Sadece bir gün bu duyguyu yaşamak için bin 250 lira ödemek gerekiyor...
Bu kez başka bir dünyayı, hız tutkusunu anlamak için ünlü ralli pilotu Volkan Işık'ın eğitim pistindeyim. Ehliyetini yıllarca kimlik kartı olarak kullanıp, trafiğe çıkmak için 'olgunlaşmayı' bekleyen pek çok kadından biri olmam, bu deneyimi daha anlamlı kılıyor. Volkan Işık ile randevulaştığımızda da hemen korkularımı sıralıyorum: Yalnız ben sadece otomatik vites kullanabiliyorum. Ha bir de 120'yi hiç geçmedim. Otomobili de tanımıyorum, siz copilot koltuğunda oturacaksınız değil mi? Eğitimler için Halkalı'daki Atatürk Olimpiyat Stadı'nın otoparkında buluşuyoruz. Işık, kendi üretimi Volkicar ile ralli eğitimleri veriyor. Gürültülü pistin kenarında 10 dakika oturmak bile yoruyor ve ilk şikayet cümlesi çıkıyor ağzımdan: Kaç desibel gürültü var burada? Ölçüyoruz, 85 çıkıyor. “Çekilir gibi değil” diye geçiriyorum aklımdan. Sonra kimler bu işe meraklı, onu kurcalıyorum.
Volkan Işık Akademi'nin Türkiye'nin her yerinden öğrencisi var, başta İstanbul tabii ama sırayla Ankara, İzmir ve Bursa... Sonra Akhisar’dan bir çiftçi, Van'dan bir doktor, Isparta'dan bir hukukçunun adını görüyorum. Yine aynı duyguyu yaşıyorum: “Ne kadar da çok meraklısı varmış?” Volkan Hoca aklımdan geçenleri okuyor, “Mutluluk kimileri için saatlerce mangal başında turmak, kimileri içinse yeni deneyimler yaşamak” diyor. “Hepsinin yeri ayrı tabii” diyorum, yeni bir şey deneyecek olmanın stresiyle... Volkan Işık Akademi'de ralliye ilk adım eğitimi alacağım. Teorik eğitim 1.5 saat sürüyor. Normal işleyişte 20-25 kişilik sınıflarda alınan, sonrasında da 6 kişilik grupla otomobil testi yapılan bu eğitim bu defa bana özel. Ellerin direksiyonda saat 09.15 yönünde durması gerektiğinden başlayarak doğru oturma, viraj eğitimi alıyorum. Müfredat öyle böyle ciddi değil. 90 derecelik bir virajda olması gereken geometrik güvenli çizgi, virajın zirvesi anlamına gelen APEX noktası, ağırlığın yere dinamik aktarımı, ağırlık transferi, ilk adım eğitiminin konuları. Otomobili normal koşullarda kullanmak bir şey değil, asıl maharet krizi yönetmek, bu anafikirle dersten çıkıp piste gidiyorum.
GÜRÜLTÜLÜ
Başıma kask takılacak, ama önce saçlarımı toplaması için 'balaclama' takılıyor. Banka soyguncularının başındaki çorap gibi. Ardından kask, yine klostrofobik bir duygu... Sonra asıl şoku yaşıyorum, Volkicar'da copilot koltuğu yok ki! Tek kişilik bir oyuncak otomobil. Yere yakın, gürültülü. E ben debriyaj kullanmaya da alışık değilim. Bu kez vazgeçme duygusundan daha baskın gelen, ısrar etme, başarma duygusu oluyor. Volkan Hoca asansör çağırma düğmesine benzeyen bir düğmeye basıp otomobili çalıştırıyor, atlıyor motoruna, “Hadi takip et” diyor. Sonrası tam bir şenlik. Bir saat önce beni rahatsız eden o gürültü, birden bire heyecanı artıran bir müziğe dönüşüyor. Hoca pistte döndükçe onu takip etmek, bunu yaparken beni fotoğraflayan Ozan'ın aracını da kollamak, olayı çarpışan oto heyecanına dönüştürüyor. Kalbim çarparak bindiğim Volkicar'dan istemeye istemeye indiğimi ilk fark eden yine Volkan Hoca oluyor. “Hadi” diyor, “Bir tur da kendi başına at...”
12 GÜNLÜK EĞİTİM GEREKİYOR
Bu keyfi yaşamak öyle çok ucuz değil. İlk adım eğitimi için 850 lira ödeniyor. Sonra ikinci adım, üçüncü adım, birebir ralli teknikleri, Volkicar workshop ile birlikte 12 günlük bir süreye ihtiyaç var. Bütün bu eğitimlerin maliyeti 8 bin lirayı buluyor. Ama iş bununla da bitmiyor. Bu hobiyi sürdürebilmek için ralli otomobili ve piste ihtiyacınız var, tabii bir de yarışmaya. Volkan Işık Akademi'nin yılda dört kez düzenlediği yarışlara da katılacaksanız, ayda 800 lira bir maliyet ekleniyor, yıllık 10 bin lira..Yani toplam 18 bin lirayla bir yıl boyunca içinizdeki hız tutkusunu piste dönüştürebiliyorsunuz. Ondan sonra devam edip etmemek hevesinize ve de bütçenize kalmış.
MOTOSİKLET MOTORU TAKILDI
Ünlü ralli pilotu Volkan Işık'ın kendi atölyesinde ürettiği Volkicar'da 1.3 litre 115 HP’lik Yamaha motosiklet motoru bulunuyor. Gövdesi kompozit plastikten üretilen araçta 5 ileri sıralı şanzıman kullanılmış. Geri vites ise, sonradan eklenmiş ve bu iş için küçük bir elektrik motoru konulmuş. Üç metrelik ve tek kişilik araç, toplamda 530 kg. Lastikleri özel olarak Lassa, jantları ise CMS tarafından geliştirilmiş. Işık'ın ilk etapta 24 adet ürettiği bu otomobilin satışı şimdilik yok. Zaten trafiğe de çıkamıyor. Ancak Işık, yurtdışından da sipariş almış, ihracat için şu anda 60 tane daha Volkicar üretiliyor.
YERE YAKIN OLMANIN BÜYÜSÜ
5 vitesli Volkicar, Mercedes’in Smart’ı büyüklüğünde, ancak tavanı daha alçak. Kask takıldıktan sonra heyecan başlıyor, emniyet kemerini takmak için yardım gerekiyor. Çalıştırmak için de bir düğmeye basıyorsunuz, asansör çağırma düğmesi gibi. Yere bu kadar yakın olmak önce tedirgin ediyor ama sonra çıkardığı gürültü bile eğlenceli hale geliyor.
ESEN EVRAN-HT EKONOMİ